10/15/2008

Aysegul karar veremiyor...


Hayir, kendimden 3.sahis gibi bahsetmek gibi bir huyum yoktur aslinda ama formatina uygun olsun, o cocukluk yillarimizda hepimizin okudugu Aysegul kitaplarinin bas kahramanini animsatsin diye bu blog'a Kucuk Aysegul Buyuk Aysegul ismini koydum; acikcasi o kucuk Aysegul buyudu de diyemedim cunku durust bi insanim, hele boylesine ozgur bi platformda yalan soylemek de hic yakismaz, ne size ne de bana...

Burda yalan soylemesem de gercek hayatta muthis bi oyuncu olabiliyorum kimi zaman ve asilsiz cumleler agzimdan cikarken kulaklarim dikilip alkis tutuyorlar siz duymuyorsunuz. ama bakin bu kadar da durustluk yanlis diyorsaniz farkli bi blog aramaya baslayin derim, cunku burda klavyenin "sil" tusu yok aynen bir "stream of consciousness*" olarak devam edecek yazilar alemine hosgeldiniz.

Realitede isimi gucumu soruyorlar, turizm diyorum ama bir yandan da hafif utanarak soyluyorum her ne kadar turizmci bir aileden gelsem ve de turizmden ekmegimi yesem de. bu meslegi begenmiyor degilim sadece giydiklerime hic ama hic uymayan bir sapka takmisim da sokaklarda oyle dolasiyorum hissi veriyor bu turizm tanimlamasi. sonra turizmle kalmiyor tabii alt kumelere, detaylara giriliyor ben de soruldukca cevap veriyor, cevap verdikce takip takistiriyorum o kiyafetime yakismayan birsuru aksesuari, cantayi, makyaji. kafamda da surekli donen plan, ya bi eve gitsem de su ayagima vuran ayakkabiyi degistirsem! boyle yurunmuyor, bi yere de varamam ben bu yavaslikla... 

Turkiye'deyken yapmadigimi itiraf edeyim, belki kendi milletime dilim varmiyor yalan soylemeye ama New York'tayken salliyorum da salliyorum. Bi taksiden yazar inerken otekisine avukat biniyorum, bana barda israrla icki ismarlamak isteyen bankaciya Turkiye'deki otelimden ve yeni yatirimlarimdan bahsediyorum; hotdog satan Bangladesli saticiyla sigarami aldigim bakkala, ogrenciyim diye dil dokuyorum. bu pazarlik veya kisisel amacli maceralar degil tamamen hayal dunyami sirf yazilarda ve ruyalarda yasayacagima neden gercek hayata da adapte etmiyorum diye dusunmemden kaynaklanan bir oyun. 

universite bitti ben de kicimin ustunde oturup turizmcilik oynamaktan biraz sikildigim, biraz da tren kacti kacacak ya ben ne olacagim, ne zaman ilk milyon dolarimi kazanacagim diye paniklerken bazi kararlar vermem gerektigini anladim. bunca zamandir yeteneklerimi kesfetmeye calisip elde var sifir sonuclarla arpa boyu yol alabildigim icin kalbimin sesini dinlemeye karar verdim. Veee ortaya cikti ki kalbimle yalanci dilim ayni seyleri soyluyorlar, en azindan cogunlukla. hem hayallerimin hem hobilerimin hem de yalan soylerkenki en sevdigim karakterlerin hepsinin ortak yonu okuyor, yaziyor ve filmlerle hasir nesir oluyor olmalari. uzun zamandir kafamda senorya yazmanin bir kariyer olarak sekillendigi ve universitede de siyasal bilgiler derslerime ek surekli sinema ve senaryo dersleri aldigim icin kalbime en yakin aday filmle sinemayi kavusturan senaristlik. hem kendi zamanimda kendi basima ve kendi maceralarimla zenginlestirebilecegim, hem de produksiyondansa sanatciligini biraz daha koruyabilen ve daha yaratici olmaya mecbur kilan bu meslege hem saygim hem sevgim var. biliyorum, senaryo yazarken boyle 4-5 satirlik cumleler olmamali. hersey kisa oz, to the point ve daha az baglacli, az unlem isaretli, ve cok daha gorsel olmali. olacak. ah bi finaldraft'imin kopyasini bulsam, emin olun ki beni tek tutan sey odur, bir de kalemtrasim yok yazmak istesem de yazamiyorum.
diger yandan yeteneklerimi arastirdigim donemde vardigim bulgular arasinda en guclusu benim barlarda icki icmek, dans etmek, yeni restoranlarda aksam yemeginden brunchlara kosmak, modayi takip edip SIKI alisveris yapmak, giyinmek suslenmek, konserlerden sergilere, acilislardan odul torenlerine, ucaklardan inip yatlara binmek konularinda da muthis bir yetenegim ve kondisyonum var. bu kariyerin adini sanini biliyor ve nerde oturur, nasil tanisabilirim gibi konularda yardimci olabilirseniz lutfen bir mesaj atin, beni bu senaristlikten kurtarin.

su aralar part-time islerim ve full-time is arayislarimdan geri kalan zamanlardaki yeni hobim yeni aldigim bisikletim. yarin bisikletimle beraber bir resim cekeyim de siz de gorun aysegul nasil bisiklete biniyor...

*bilincin akisi desem? planlanmamis bi sekilde, 2 kere dusunulmeden kalemden dokulup gidenler ve ondan olusan bir irmak dolusu akil fikir...